İslam tıp geleneğinin büyük ismi İbn-i Sina, geçmişte yazdığı eserlerinde belirttiği özel bir meyveyi, sağlık ve uzun ömürle bağdaştırmıştı.
Bugünün bilim insanları da bu gizemli meyveyi sağlık faydalarıyla öne çıkarıyor. İbn-i Sina'nın ölümsüzlük meyvesi olarak tanımladığı bu mucizevi meyve, sağlık dolu şifa vaat ediyor ve her gün bir avuç tüketmek, uzun ve sağlıklı bir yaşam sunuyor.
Bu eşsiz meyve, kalp krizinden bel fıtığına kadar birçok hastalığa olumlu etkiler sağlıyor. İçerdiği zengin besin değerleri ve antioksidanlar sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiriyor, vücuttaki iltihaplanmayı azaltıyor ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı oluyor.
İbn-i Sina'nın ölümsüzlük meyvesi! Hünnap
Hünnap, doğanın bize sunduğu değerli bir meyve olarak kabul ediliyor ve adeta bir şifa deposu olarak öne çıkıyor. İçeriğinde bulunan zengin antioksidanlar sayesinde, hünnap vücuda birçok sağlık faydası sunuyor ve birçok ciddi sağlık sorununa karşı koruyucu bir kalkan görevi görüyor. Serbest radikaller, hücre hasarına neden olarak birçok hastalığın temelinde yer alabilir. Hünnap tüketimi, bu serbest radikallerin neden olduğu zararı engellemeye yardımcı oluyor. Diyabet, kalp hastalıkları ve kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına karşı hünnap meyvesinin koruyucu bir etkisi olduğu bilinmektedir. Özellikle diyabet hastalarının düzenli olarak hünnap tüketmeleri, kan şekeri seviyelerini kontrol altında tutmalarına yardımcı olur.
İbn-i Sina'nın Tıp Bilimine Katkıları
Yurt Gazetesi'nde yer alan habere göre; Tıp bilim dünyasının öncülerinden biri olan İbn-i Sina birçok sağlık sorununa doğada elde ettiği bitki, meyve ve sebze ile tedavi yöntemi geliştirmiştir. Vücudun güçlenmesi ve bağışıklığın artırılması gerektiğini kitaplarında yazan Sina, hastalıkların önlenmesinin en iyi yolu olduğunun altını çizmiştir. Hazırladığı karışımlarla hemen hemen her hastalığa doğal ilaç yapmıştır. En çok ise kuru incir ve zeytin yağı karışımını önermiştir. Bu karışımın vücudun direncini hastalıklara karşı attırdığını söylemiştir. Günümüzdeki hastalıklara karşı araştırma yapan birçok bilim insanı da İbn-i Sina'nın bu karışımlarını önermektedir.