Dilan Polat ve Engin Polat: Kara Para Aklama İddiasıyla Gözaltına Alındılar
Dilan Polat ile eşi Engin Polat, ‘Kara para aklama’ iddiasıyla polis tarafından gözaltına alınınca ‘Kader Diyemezsin Sen Kendin Ettin’ şarkısı takıldı dilime... “Niye?” mi? Kendi söylemlerine göre yıllardır para içinde yüzen aileden Dilan Polat, lüks yaşamı ve harcamalarını sosyal medya aracılığıyla milletin gözüne sokmasa, bunlar gelir miydi başına? Polat, ne diyordu itiraf gibi son açıklamasında? “Dünyevi nedenlerden kaynaklı bir takım etik ve edebe ilişkin aşırılıklarımız, şımarıklıklarımız, gösterişlerimiz olmuştur. Düşüncesizliklerimiz ve nezaketsizliklerimiz olmuştur. İnsani zaaflar nedeniyle haddimizi aştığımızı bu süreçte daha iyi idrak ettik.” Kenan Şeranoğlu, 1997’de beş yıldızlı bir otelde kendine o abartılı doğum günü partisini yapmasa ‘Titan Saadet Zinciri’ çıkar mıydı ortaya? Kerimcan Durmaz, uçağın tuvaletinden o videoyu çekip, sosyal medyasından paylaşmasa büyük paralar kazanmaya devam edecekti şov dünyasından... Hepsi de kendi etti kendi buldu... Allah’ın da bir bildiği var ki, uysunlar diye hep şeytana havale ediyor böylelerini…
Olivium’dan Fişekhane’ye Zeytinburnu’nun Evrimi
2007 yılıydı, başkan vekili olduğum Magazin Gazetecileri Derneği’nin (MGD) 14. Altın Objektif Ödül Töreni’ne yer arıyorduk. Zeytinburnu’ndaki Olivium Outlet Center bu işe talip olunca, AVM’nin o zamanki Genel Müdürü Murat İzci’yle görüştük. Zeytinburnu’ndaki bir AVM’nin orta yerinde balo düzenleyip; televizyon, sanat ve cemiyet hayatının ünlülerini burada ağırlayacaktık. Konuklar için girişe kırmızı halıyı serdik ve yolu spot ışıklarıyla aydınlattık. İlerleyen saatlerde beklemediğimiz bir şey oldu. Olivium’un girişinde toplanan semt halkı, en şık kıyafetlerini giyip, Zeytinburnu’ndaki AVM’ye gelen misafirlerimiz için “Sosyete, sosyete şıngır mıngır sosyete” diye slogan atmaya başladı. Haklılardı... Çünkü yaşadıkları Zeytinburnu’nda hayatları boyunca ilk kez karşılaştıkları bir manzaraydı bu... Aynı Zeytinburnu’nun sahil kısmındaki yeni yaşam alanındaydım salı günü... Emlak Konut güvencesiyle Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul ve Yenigün İnşaat’ın yaptığı Fişekhane’ye ilk kez gittim. Palazzo Della Carne Steak House’un sahibi Cem Ozan Şahin ve arkadaşım Faik Erdemli ile buluşmadan önce ultra lüks konutlar arasında restore edilerek, çağdaş bir sanat, eğlence ve yiyecek merkezini keşfe çıktım. Arap, Rus, İran ve Ukraynalılar da vardı aralarında, ama çoğunluk Türklerdeydi... Son model spor ve lüks otomobillerle Fişekhane’ye gelen müşterilerin hiçbirine “Şıngır mıngır sosyete” diye tezahürat yapan kimse yoktu. Oysa Olivium gibi Fişekhane de Zeytinburnu’nda... Yapılan doğru yatırımların bir semtin görüntüsünü ve insan profilini nasıl değiştirdiğinin en çarpıcı örneklerinden biri oldu Fişekhane... İstanbul’un tarihi değerlerinden Fişek Fabrikası (Fişekhane) restore edildikten sonra yapılan konserler, tiyatro gösterileri ve sanatsal etkinliklerle nasıl bir cazibe merkezi haline geldiğini bizzat görmek istiyorsanız Fişekhane orada... Şimdiye kadar çok uzak diye düşündüğüm Fişekhane’ye Ataşehir’den gitmem 45 dakika sürdü. Evden çıkmadan navigasyona baktım Ataşehir–Zeytinburnu ne kadar diye? 1 saat 50 dakika yazınca, Söğütlüçeşme’de otomobilimi park edip, Marmaray’la gitmeye karar verdim. Söğütlüçeşme’de bindiğim Marmaray, 20 dakika sonra Zeytinburnu durağındaydı... İstasyonun merdivenlerinden çıkınca karşıma çıkan tabelada Fişekhane yazıyordu. Ataşehir’deki evimden çıktıktan 45 dakika sonra Fişekhane’nin içindeydim. “Coğrafya kaderdir” derler. Doğrudur, ama Marmaray ve Fişekhane gibi yatırımlarla demek ki değişebiliyor o kader... GÜNÜN SÖZÜ “Dünyada en paha biçilmez bilgi, insanın kendisini bilmesidir.” (Jane Austen)